Bağlantıları atla

Yeni Düzenlemeler Işığında Tüketici Hakem Heyetleri Yönetmeliği

Yeni Düzenlemeler Işığında Tüketici Hakem Heyetleri Yönetmeliği

Yeni Yönetmelik ile beraber 27/11/2014 tarihli ve 29188 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Tüketici Hakem Heyetleri Yönetmeliği yürürlükten kaldırılmıştır. Yeni Yönetmelik ile gelen düzenlemeler aşağıdaki gibi tespit edilmiştir.

  1. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunundaki hakları saklı kalmak kaydı ile; değeri 30.000 Türk lirasının altında bulunan uyuşmazlıklarda tüketici hakem heyetlerine başvuru zorunlu hale getirilmiştir. Bu değer ve üzerindeki uyuşmazlıklar için tüketici hakem heyetlerine başvuru yapılamayacaktır. Parasal sınırın yüksek belirlendiği görülmektedir bu nedenle heyetlerce verilen kararların emsal teşkil etmesi bakımından ve ilamlı icra olarak icra edilebilir niteliğini haiz olması nedeni ciddi mağduriyetler doğabilir.
  2. Tüketici hakem heyetine yapılan tüm başvurularda bulunması mevcut olan bilgilere eklemeler yapılmıştır. Yeni eklenenler; yabancı ülke vatandaşları için pasaport numarası yahut yabancı kimlik numarası, başvurucunun tüketici olmaması halinde vergi kimlik numarası, adresi ve eğer mevcutsa diğer iletişim bilgileri ile vekilinin adı, soyadı, vergi kimlik numarası ile adresidir. Bu düzenleme 01.01.2023 tarihi ile yürürlüğe girecektir.
  3. Heyetlere başvuruda bulunması gereken zorunlu bilgilerde eksiklik ya da tutarsızlık bulunması halinde, heyet başkanınca yazılı olarak yedi gün süre verilerek başvurucudan ek bilgi veya belge istenir. Bu düzenleme tüketici lehine sonuçlar doğurabilecek bir nitelik arz etmektedir. Bu düzenleme 01.01.2023 tarihi ile yürürlüğe girecektir.
  4. Bir uyuşmazlığa dair heyet tarafından verilen kararın kesinleşmesi üzerine; konusu, sebebi ve tarafları kesinleşmiş kararla aynı olan yeni bir başvuru yapılamaz. Ayrıca derdestlik halinde yani kesinleşen karar veya kesin hükmün varlığı halinde heyet başvurunun reddine karar verir. Bu düzenleme ile heyetlere kesin hükmün var olup olmadığını tespit etme yükümlülüğü getirilmiştir ve usul ekonomisi yönünden olumlu yansımaları olacak bir düzenleme olma özelliği arz etmektedir.
  5. Yeni düzenleme ile karar tebliğ süresi 10 iş gününden 15 iş gününe çıkarılmış olmakla beraber elektronik tebligat yapılmasına dair de yeni bir düzenleme getirilerek heyetlerin kararlarının karar tarihinden itibaren 15 iş günü içerisinde taraflara, taraflar avukat ile temsil ediliyorsa avukata Vergi Usul Kanunu m. 107/A hükmü ile uyumlu olarak elektronik ortamda tebligat yapılır. Bu kapsamda öncelikle Tebligat Kanunu m. 7/a ‘da yer alan hükümler uygulama alanı bulacaktır. Elektronik ortamda tebligatın yapılamaması halinde ise kararlar taahhütlü mektup ile gönderilir. Taahhütlü mektup gönderimi ise Tebligat Kanunu hükümlerince gerçekleştirilecektir. Bilgi ve belge talepli yazılarda bu kapsama dahildir.
  6. Heyete yapılan başvuruların başvuru sırası ve tarihine göre en geç 6 ay içinde görüşülüp karara varılacağına dair hükümyeni Yönetmelik ile korunmuş olmakla ile beraber başvurucunun başvurusunun niteliğine göre karar süresinin uzatılma süresi bakımından bir değişiklik gelmiş olup süre eski Yönetmelik’te en fazla 6 ay olarak belirtilmişken artık en fazla 3 aylık bir süre uzatılabilecektir.
  7. Yönetmelik ile birlikte “Kararın Tamamlanmasına” dair de yeni bir usul getirilmiştir; yeni bir başvuruya ihtiyaç olmaksızın heyet kararının taraflara tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde taraflara ilk başvuruda yer verdikleri talepler ile ilgili karar verilmeyen konularda kararın tamamlanmasını talep edebilme olanağı getirilmiştir. Tüm bunlara ek olarak tamamlama kararının hangi hususları içermesi gerektiği de yönetmelik kapsamında detaylıca düzenlenmiş bulunmaktadır.
  8. Tüketicilerin başvurularını tüketicilerin yerleşim yerinin bulunduğu veya tüketici işleminin yapıldığı yerdeki heyete yapılabileceği düzenlenmiştir. Heyet kararlarına itiraz bakımından ise şu düzenleme getirilmiştir; tarafların heyet kararlarına karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde tüketici hakem heyetinin veya tüketicinin yerleşim yerinin bulunduğu yerdeki tüketici mahkemesine itiraz edebilir. Bu yeni düzenleme ile beraber itirazlar bakımından tüketicinin yerleşim yeri tüketici mahkemeleri de yetkili kılınmıştır.
  9. Heyetlerden tüketici lehine çıkan kararlara karşı yapılan itiraz davaları bakımından önemli bir değişiklik getirilmiştir. Bu değişiklik kapsamında heyete başvuru sürecinde hali hazırda mevcut olan ama heyete sunulmayan bir bilgi yahut belgenin ilgili heyet kararının iptali istemi ile tüketici mahkemelerinde açılan davalarda mahkemeye sunulması sonucu mahkemenin tüm bunlar neticesinde heyet kararını iptal etmesi halinde yargılama sonucunda çıkan karar ile tüketici aleyhine yargılama giderine ve vekâlet ücretine hükmedilemeyeceği kaleme alınmıştır. Bu düzenleme ile beraber tüketiciler bakımından düzenledikleri yahut düzenlemeleri gereken evrakların düzenli ve eksiksiz olarak hazırlanması ve muhafaza edilmesi ve arşivlenmesi heyet nezdinde yapılacak savunmalar bakımından yüksek önem arz etmektedir. Düzenleme her ne kadar tüketici lehine getirilmiş gibi gözükse de neredeyse heyet ve tüketici arası dengeyi heyet lehine bozacak derecede tüketici aleyhine sonuçlar meydana getirebilecek neviden bir içeriğe sahiptir.
  10. Heyet önüne getirilen uyuşmazlığın sonuçsuz kalması durumunda ise heyetin karar verilmesine yer olmadığına hükmetmesi ile tebligat ve bilirkişi ücretleri kararın tebliğinden itibaren 1 ay içerisinde feragat yahut kabul beyanında bulunan tarafça ilgili vergi dairesi müdürlüğüne ödenecektir. Feragat veya kabul beyanında bulunan tarafın tüketici olması durumunda ise bu iki ücret Bakanlık tarafından karşılanacaktır. Uygulamada düzenlemelerin doğasına da uygun olarak hem tüketici hem de sağlayıcı/satıcı lehine olacak şekilde başvurular hızlı şekilde sonuçlandırılmaktadır. Bu yeni düzenleme ile yine tüketici aleyhine sonuçlar meydana gelebilmesi muhtemel gözükmekte zira eski düzenlemeler kapsamında uyuşmazlığın konusuz kalması sebebi ile muafiyet nedeni ile satıcılar uyuşmazlık heyet bünyesinde çözülmeden önce tüketicinin sorununu giderebilmekte ve karşılıklı memnuniyet çerçevesinde daha hızlı bir sonuca ulaşılabilmekteydi. Ancak yeni düzenleme ile satıcıların bu yolu tercih etmeme olasılıkları oldukça yüksek görünmektedir.
  11. Yönetmelik yürürlüğe girdiği tarihten önce tüketici hakem heyetlerine yapılmış ve henüz karara bağlanmamış başvurular bakımından da bu Yönetmelik uygulama alanı bulacaktır. Bu düzenleme ile tüketicilerin ciddi hak kayıpları yaşaması gündeme gelebilir zira yeni getirilen parasal sınırın altında kalan ama eski Yönetmeliğe uygun olan başvuruların bu kapsamda reddi gerekecektir. Bu yönü ile düzenleme hukukun temel ilkelerinden olan hak arama özgürlüğü ve adil yargılanma hakkı bakımından tartışılması gereken bir niteliğe haizdir.
  12. Yukarıda yürürlük tarihleri belirtilen maddeler dışında kalan diğer maddeler ise 10.2022 tarihi itibari ile yürürlüğe girecektir.

Sonuç

Yönetmelik ile gerek tüketici gerek de satıcılar/sağlayıcılar bakımından sahip olduğu hakları iyileştirici ve hakem heyetinde geçen süreyi hızlandırıcı düzenlemeler getirilmek amaçlanmıştır ve bu doğrultuda önemli düzenleme ve yenilikler getirilmiştir. Ancak düzenlemenin getiriliş amacını aksine hizmet eden düzenlemelerinde Yönetmelik kapsamında yer aldığını belirtebiliriz.

Yönetmelik’in Resmi Gazete de yayımlanan tam metnine ulaşmak için buraya tıklayınız.

Bilgi ve değerlendirmenize sunulur.

Bu web sitesi, web deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Size en iyi web deneyimini sağlamak için çerezleri kullanıyoruz. Gizlilik politikasını buradan okuyabilirsiniz.