Bağlantıları atla

Salgın Hastalıkların Sözleşme İfasına Etkisi

Bilindiği üzere Corona(covid-19) Çin’in Hubei eyaletinin Wuhan şehrinde ortaya çıkmış ve komşu ülkelerimiz dâhil birçok ülkeyi etkisi altına almıştır. Neredeyse tüm dünyayı etkisi altına alan ve dünya genelinde birçok ülkenin sınır kapılarını kapatarak karantina altına alınması gerekliliğini doğuran salgın hastalık ithalat, ihracat ve seyahat yasaklama/kısıtlamalarıyla uluslararası ticareti de olumsuz etkilemektedir. Virüs salgının engellenmesi amacıyla uygulanan işbu tedbirlerin artması nedeniyle sözleşmelerin ifası da zorlaşmakta hatta kimi zamanlarda imkânsız hale gelmektedir.

Mücbir sebep Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/1190 E. ve 2018/1259 K. numaralı kararında; “sorumlu veya borçlunun faaliyet ve işletmesi dışında meydana gelen genel bir davranış normunun veya borcun ihlaline mutlak ve kaçınılmaz bir şekilde yol açan, öngörülmesi ve karşı konulması mümkün olmayan olağanüstü bir olaydır” şeklinde açıklanmıştır.

Dolayısıyla mücbir sebep(force majeure) ilkesinin sözleşmelere uygulanabilmesi için söz konusu vakanın;

– Sonradan ortaya çıkmış olması ve öngörülmesinin taraflardan beklenilmemesi,
– Borçlunun borcu ifa edememesinin kendisine isnat edilemeyecek bir olaydan kaynaklanması,
– Tarafların ortaya çıkan durumu önleyebilme kabiliyetinin olmaması,
– Ortaya çıkan bu olağanüstü durumun sözleşmenin ifasını imkânsız hale getirmiş olması gerekmektedir.

Kısacası mücbir sebebin varlığı için aranan unsurlar “öngörülememe”, “karşı konulamama”, “borçlu dışında gerçekleşme” ve “ifayı imkânsız hale getirme” olarak nitelendirilebilmektedir. Corona (Covid-19) gibi salgın hastalıkların mücbir sebep olarak sözleşmelere uygulanması yukarıda sayılan bu dört şartın birlikte gerçekleşmesi ile mümkün olacak olacaktır.

10.03.2020 tarihi itibarıyla Corona(covid-19) Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından “pandemic” hastalık olarak ilan edilerek virüsün tüm dünyayı etkisi altına aldığı ilan edilmiş, virüsten etkilenen yahut etkilenmeyen tüm ülkeler virüse karşı önlemler ve kısıtlamalar uygulamaya yönelmiştir. Bu önlemler ve sınırlamalar kapsamında ülke ve şehirler geçici süre ile karantina altına alınmakta, kimi ülkelere giriş-çıkışlar yasaklanmakta, kimi ülkelerde ise hava sahaları kapatılmaktadır. Ülke yönetimleri ve ülke yönetimleri haricinde özel kuruluşlarca da virüse karşı önlemler alınarak bazı kısıtlamalar getirilmekte ve bu önlemler mal ve hizmet sözleşmelerinin ifasının imkânsız hale gelmesi sonucunu doğurabilmektedir. Uygulanan kısıtlamalar nedeniyle sözleşmelere mücbir sebep ilkesinin uygulanması için somut duruma göre her olay için ayrı olarak değerlendirilme yapmak gerekecektir.

Sonuç olarak Corona(covid-19) virüs salgının şuan için sözleşmelerin ifasını imkânsız hale gelmesi nedeniyle taraflara otomatik olarak tek taraflı tazminatsız fesih hakkı sağlayacak nitelikte bir mücbir sebep olmadığını vurgulamakla birlikte eğer sözleşmenin ifası salgın hastalık nedeniyle imkânsız hale gelmişse mücbir sebep olarak nitelendirilecektir. Bir örnekle açıklamak gerekirse A şirketi ile B şirketi 25.03.2020 tarihinde gerçekleştirilmesi gereken bir etkinlik sebebiyle imzaladıkları sözleşme, etkinlik yapılacak yerin/çalışma kolunun bu tarihlerde idare tarafından tatil edilmesi halinde mücbir sebep şartının gerçekleştiği değerlendirilerek bu ilke gereği hareket edilmesi mümkün olabilecektir.

Başka bir örnek vermek gerekirse son olarak Türkiye’de İçişleri Bakanlığı tarafından valiliklere gönderilen genelde uyarınca umuma açık ve eğlence yerleri olarak faaliyet yürüten pavyon, diskotek, bar ve gece kulüplerinin 16 Mart 2020 tarihi saat 10.00 itibari ile geçici süre ile kapatılmasına karar verilmiştir. Görüldüğü üzere örneğin, ilgili genelge uyarınca faaliyeti durdurulan bir mekâna ilişkin sözleşme ilişkisinde, sözleşme konusu faaliyet bu kapsama girdiğinden ve artık gerçekleşmesi ilgili genelge uyarınca yasal olarak da mümkün olmadığından mücbir sebep ilkesi bu şekilde eline alınmalıdır. Bu durum, pratik düzlemde sözleşmenin ifasını imkânsız hale getirdiğinden mücbir sebep unsurunun varlığı daha net bir şekilde tespit edilebilmektedir.

Avrupa Birliği Ajansı olan Eğitim, Görsel-İşitsel ve Kültür Yürütme Ajansı, 6 Mart 2020 tarihinde yapmış olduğu açıklamada, birçok sözleşmenin yetkili ulusal makamların aldığı bir önlemin sonucu olarak mücbir sebep hükmünü içerdiğini ve bu hükümden hareketle mücbir sebep ilkesine başvurulup başvurulmama noktasında olay bazında değerlendirme yapılması gerektiğini hatırlatmıştır. Olay bazında değerlendirme ise; sözleşme konusu faaliyetin gerçeklemesinin zaman ve mekân açısından uygunluğu ile maliyet açısından değerlendirilmesi gibi unsurlar yer almaktadır.

Salgın hastalıkların sözleşmenin ifasını mutlak olarak imkânsız kılmadığı hallerde mücbir sebep değil sözleşmenin ifasının makul olarak mümkün olmama halini düzenleyen Türk Borçlar Kanunu’nun 138. Maddesinde düzenlenen aşırı ifa güçlüğü uygulanabilecektir. Aşırı ifa güçlüğü durumunda ise genel itibariyle taraflar öncelikli olarak sözleşmenin yeni koşullara uygun hale getirilmesini talep edebilecek olup ancak sözleşmenin yeni koşullara uygun hale getirilmesinin mümkün olmaması halinde sözleşmeden dönme talep edilebilecektir.

Bu web sitesi, web deneyiminizi geliştirmek için çerezleri kullanır. Size en iyi web deneyimini sağlamak için çerezleri kullanıyoruz. Gizlilik politikasını buradan okuyabilirsiniz.